gerçekten güzel filme benziyor.indirelim :)
Yazdırılabilir Görünüm
gerçekten güzel filme benziyor.indirelim :)
Trailer i dahi göz alıcı en kısa sürede mutlaka izlicem :)
Fotoğraf çekmenin sadece deklanşöre basıp filmi sarmak olmadığını üzerine basarak ve yaşanmış hikayelerden yolla çıkarak anlatılmış.
Çok başarılı tavsiye ederim
Daha çok politik - aksiyon tarzı bir film olsa da Ateş Altında (Under Fire) - 1983 gene bir savaş fotoğrafçısının gözünden anlatıldığı için tavsiye edebileceğim bir film. Üstelik başta Nick Nolte ve Gene Hackman bu filmde çok başarılıdır. Defalarca izlemişimdir.
Under Fire (1983) - IMDb
Sinemalar.com ~ Ateş Altında ~ Under Fire ~ (1983)
Fur: An Imaginary Portrait of Diane Arbus (2006) - IMDb
şöyle birşey de varmış arkadaşlar:fur: an imaginary portrait of diane arbus
Listeye 2 film daha eklendi :D Varsa başka tavsiye listeyi genişletebilirim :D
arkadaşlar war photographer filmindeki adamın ekipmanı konusunda fikri olan var mıdır?kullandığı lens 24-70 gibi geldi bana ama pekte bilmem L serisi lensleri :D makinesi de sanırım filmliydi sürekli film taşıyordu yanında(baya dijital gibi dursa da) bunları merak ettim gözüne çarpan varsa fikrini paylaşırsa sevinirim.
Yenilerde güzelmiş :D
Fotoğrafçılık üzerine olmasa da başta açılış sahneleri olmak üzere her bir karesi ayrı bir fotoğraf tadında olan muhteşem bir görsel şölen olan Düşüş - The Fall da görsel düşünce yapınızı değiştirecek muhteşem bir başyapıttır. Kimi eleştirmen "beni uyuttu" dese de reklam ve video klip dehası yönetmen Tarsem Singh' in (filmin yapımcısı David Fincher' dır) hiç bir efekt kullanmadan aralarında Türkiye' nin de olduğu 18 ülkede (Türkiye, Hindistan, Güney Afrika, İngiltere, Bali, İspanya, Fiji, Prag, İtalya, Romanya, Arjantin, Brezilya, Çin, Mısır ve Kamboçya...) 26 ayrı mekanda çektiği, post production çalışmaları yanlış hatırlamıyorsam 4 yıl süren bu filmi de defalarca sıkılmadan izlerim. Sırf açılışı bile tek başına defalarca izlenir. Zaten filmin resmi sitesi bile ne ile karşı karşıya olduğunuzu hissettiriyor:
The Fall
http://deneveyanilma.files.wordpress...by-tarsem1.jpg
http://www.movcenter.net/wp-content/...06/thefall.jpg
Filmi henüz izlemedim ama şüphelerin yalnızca bunlarsa filmden zevk almanı engellememeli. Çünkü savaş foto muhabirlerinin hepsi son model makine ve lens kullanan insanlar değiller. Rena Effendi Rusya-Gürsistan savaşını Rolleiflex ile fotoğraflamıştı. Time, Newsweek, L’Express, ELLE, Le Monde, Observateur için fotoğraf çeken Samuel Bollendorff Leica kullanıyor. Gerorge Georgiou Sony R1 ile çalışıyor. Ve daha adını bile hatırlayamadığım birçok isim kaos ortamlarında çok hızlı olmayan makineleri tercih ediyor.
Senin yazdıklarından anladığım kadarıyla bu Bang Bang Club de savaştan salt bombalama fotoğrafları değil de hikaye oluşturma peşindeler gibi bir izlenim edindim. Ve eğer gerçekten bu böyleyse senin zevk almanı engelleyen o kameralar beni şimdiden heyecanlandırmaya başladı.
Film seyretmeyi severim. İyi bir film arşivim var sayılır. Ancak bu film elimde yok. İlk fırsatta temin edip izleyeceğim.
Tavsiye eden arkadaşımıza teşekkür ederim.
şimdi bitirdim. Harikulade bir film.
Arşivdeki yerini aldı.
ayriyetten tulgen yani Tolga ÜLGEN'in bahsettiğin the fall filmide mutlaka izlenmesi gözden kaçmaması gereken bir şaheser. hoş film uyku getirir, ağırdır ve bir o kadar külttür. fakat görsel ziyafet ve filmin her karesi fotoğraf tadında olunca ayakta tutmayı başarıyor.
özellikle filmin karakterleri bile uzun uzun düşündürücü. Özellikle "otta benga".
Ben de nihayet dün akşam izleyebildim. Tamamen gerçek olaylara dayandırılmış olması filmi çok daha etkileyici yapıyor. Filmde en çok dikkatimi çeken konu tabii ki Kevin'in Greg'le ilk tanıştığı sahnede "uzun lensi unut kardeşim, çekeceğin şeyler ancak çok yakından güzel görünür" öğüdü oldu. Bu olayı nette biraz araştırınca Greg Marinovich'le yapılan bir röportaja denk geldim ve orada 20mm ve 50mm makro lens kullandığını ama en iyi işlerini hep 20mm ile çektiğini belirtmiş, geniş açının fotoğrafı daha gerçekçi yaptığını da eklemiş. Yalnız CNN'de Pulitzer ödüllü fotoğraflarla ilgili bir web sayfasına göre Marinovich Pulitzer ödülü kazandığı fotoğrafı 300mm tele lensli bir Nikon ile çekmiş ama filmde 50mm olduğunu tahmin ettiğim bir lensle olayın 3-4m içinde çekim yaparken görülüyor. Nedense filmde bu tür teknik detaylara fazla girilmemiş. Yine de savaş fotoğrafçılığı konusunda izlediğim en iyi filmdi diyebilirim.
konuyu hortlatan aradaş sağolsun başlıktan haberdar oldu. güzel başlık. favorilerime bu başlığı ekledim. yakında filmleride izlerim umarım. herkese teşekkürler )))