Konu: Sizce fotoğraf konusunda neden geri kalmış bir ülkeyiz?

Geri kalmadığımız konuları sıralarsak daha az yorulmuş oluruz. Söz konusu durumu sadece fotoğrafçılıkla sınırlayamayacak kadar doluyum.
Genel ülke şartları ve gün geçtikçe daha da örümcek bağlayan zihniyet sebebiyle fazlasıyla rahatsızım.

Madem konumuz fotoğraf. Katkı sağlayalım
Sırf elinde "büyükçe" bir dslr makinesi olduğu için dövülen ve "artist" olarak adlandırılan birini gördü bu gözler.
Sanat icra eden fotoğrafçı sayısının pekte az olduğunu sanmıyorum. Belirli bir kesim bu kişilerin isminden haberdardır muhtemelen.
Genel olarak ülke topraklarında,başarıya haset duyan bir algı var. Bilinçsiz, araştırmayan bir kesim var. Zor hayat şartları ve vasıfsız beyinler var.
Nitelik sahibi olmak, bizim insanımıza göre değil bence. Kendini geliştiren geliştirir zaten.
Şahsi fikrim fotoğrafla ilgili olanların büyük bir kısmının, bu ülkeye fayda sağlayan insanlar tarafında olacağı..

Disiplin, eğitim, öğretim eksikliği.
"Elin oğlu yapıyor nasıl olsa", "en iyisini ben bilirim", "her şeye muhalefet olmalıyım" mantığı.
Atatürk'ün emanetine tepeden tırnağa yan gelip yatarak bakmak.
En üstünden en altına yani tepeden tırnağa ileri görüş fakirliği.
vs derken
Liste uzun.

En pahalı yakıtı kullanan en fazla vergiyi ödeyen insanlardan bahsediyorsun
Bu gün bir ekipman toplamaya kalksan minimum 5000 lira para harcaman lazım. Ekipmandan kastım bir gövde bir lens değil
Kaç kişi bu parayı harcamayı gözden çıkarabiliyor _? Geçim derdi ve daha zorunlu ihtiyaçları olan bir toplumdan bahsediyoruz.
Eğitim sistemine girmiyorum bile...
Avrupa birliği uyum yasaları gereği her okula BİR adet rehber öğretmen atandı , benim gördüğüm en fazla çalışan rehber öğretmen bizim lisede mesai yapıyordu ve en büyük vazifesi kavga eden çocukları barıştırmaktı
Avrupa birliğinde olan ülkeler rehber öğretmeni kavga edenleri barıştırsın diye değil , çocuğun neye eğilimi olduğunu anlasın doğru meslek seçiminde yardımcı olsun diye bulunduruyor okul binalarında...
Benim , resimleri Kenan Evren'den iyi olan okul arkadaşlarım vardı ama hiç biri ressam olamadı.
Benim Kodak filmli makineyle fotoğraf çeken arkadaşlarım vardı bir tanesi hariç hiç biri fotoğrafçı olamadı. Fotoğrafçı olan da bir fotoğraf stüdyosunda işe girdiği için ( Geçim kaygısından dolayı ) meslek olarak fotoğrafçı oldu yani öyle sanat için Nü çekim yapanlardan değil bildiğin gelin damat çekiyor...

Demem o ki bu işler biraz da maddiyatla ve eğitimle alakalı. Ne meddiyatı sağlam canım milletimin ne de stabil bir eğitim sistemi var. Sanata ve sanatçıya da çok iyi gözle bakıldığı söylenemez. Zeynep hanımın da dediği gibi boynunda makine var diye dayak yiyebileceğin bir toplumun parçası olarak nefes alıyorsun...

Fotoğraf makinesini alan da sükse yapmak için alıyor artık kimsenin derdi değil sanat yapmak falan , ne kadar hava o kadar manita modunda gençler ( istisnalar tabi ki hariç ).

Bir de PhotoShop olayı var ki bence sanat katili Ara Güler'in ya da Bresson'un fotoğraflarına bakıyorsun sanki adamlar bütüm kompozisyonu oluşturmuş da poz verdirip insanlara öyle çekmiş. Vay be diyorsun vay anasını... Sonra başka bir fotoğraf geliyor önüne baştan aşağı PS adam sadece çekmiş sonra ışık ayarını programda yapmış gölgelendirmeyi programda yapmış biraz daha renkleri soldurmuş ki asıl insan çıksın ortaya ve bir kaç fırça darbesi daha... Sonra fotoğrafı ben çektim Yok yaa bu da sanatsa ben de Da Vinci'yim diyesi geliyor insanın

Son sebep tamamen kendi iç sesim ancak yukarıda yazanlar bence asıl ve en büyük sebepleridir...

Her anlamda geri bir toplumuz. Fotoğraf alanında diğer sanat dallarına göre daha da geriyiz.
Fotoğrafçılık biraz da burjuva mesleğidir dersek yanlış olmaz. Çünkü bu mesleği icra etmek için hatırı sayılır bir sermaye gerekli.
Bu sermayeyi de fotoğraf ekipmanına yatırmak büyük risk. Fotoğrafın hatta sanatın değerini bilen yeterince firma yok.

Maddi olarak düşük bütçeli makinelerle de çok sanatsal fotoğraflar çekilebilir. Çekenler de var. Ama bu hobi olmaktan öteye gidemiyor.

Sanatsal birikim süreç işi. Bu ülkede sanatçılar hoşgörü ile karşılanmıyor. Öne çıkan sanatçıların başına balyozu indiriyorlar.
Dünya çapında bu topraklardan toplasan 2-3 tane yenilik getiren sanatçı çıktı. Yılmaz Güney, Nazım Hikmet gibi ustalar bu ülkeden kovuldu.
Günümüzde de Fazıl Say'a bu yapılmak isteniyor.
Grup yorum üyeleri sürekli baskı altında. Hırsızlık yapanların yurtdışına çıkma yasakları kalkarken Grup Yorum üyelerine bu yasak kalkmadı.
Ne de olsa Bankaları bu sanatçılar dolandırdı.

Ben ayrıca hollanda vatandaşı da olarak, bu ülke de akıl almaz saçmalıkların olduğunu düşünüyorum. Bir kere bir çok kişi her olaya siyasi açıdan yaklaşıyor. Altı üstü fotoğraf bence siyasi bir bakış açısıyla bakılacak bir alan değil, bu büyük yanlış.
Onun dışında Türkiye'de müthiş bir kibir hakim.. Fotoğraf forumlarında dahil bu müthiş derecede hat safhada.. Adam 4.000 tl'ye lens alıyor, yahu bir hayırlı olsun deyin millet başlıyor.. Ya arkadaş bu adamlar bu makineleri nasıl alıyor, nereden kazanıyor vs..
Yapamayan, yapabilenin tekniğini gereksiz görüyor. Adamın flashları yok, yada kullanmayı kafası almıyor, strobist yapana ya dışar da da ışık mı kullanılırmış, gündüz flash mı kullanılır, artistlik vs diye sallıyor.

Photoshop konusuna karşıtlığa da şahsım adına katılmıyorum.. Bence alanına göre çok gerekli, adam 2,3,5 bin tl düğün için sana para vericek, sen onun kolundaki lekeleri, yüzündeki sivilceleri kaybetmeyeceksen olmaz.
Kararında ve bilinçli kullanılırsa photoshop kurumsal, profesyonel alanda olmazsa olmaz..

İşin özü Türkiye'deki insanlar oturup üretmeyş öğrenmeli... Kendi tekniğini olmasa bile kendi kurgusunu, projesini, promosyonunu veya stratejisini üretmeli.. Başarı böyle gelir bence.

Yüzlerce yıl önce matbaayı, 2014'te interneti engelleyerek toplumu daha iyi yöneteceğini düşünen zihniyetin hamur gibi yoğurduğu insanlarız.

3 tarafı denizlerle çevrili 70 küsur milyonda olimpik düzeyde final yüzebilen genç çıkaramıyoruz.

Tarihin en eski parlemento binası topraklarımızda kurulmuş (Patara'da), demokrasiyi siyasi partilerimize kendi iç bünyelerinde bile özümsetememişiz.

Helen, Roma, Selçuklu demeden topraklarımızdaki tüm mimari kalıtları imha edip çirkin betonlarla doğamızın ve tarihin yağmalanmasını kanıksamışız.

Rönesansın da Doğu'nun da dinlerin de mistizm ve estetik yüklü sanatsal kazanımlarını boşverip menfaate, yozlaşmaya ve sömürüye alet uzantılarına kul olmuş sadece taklit etmişiz.

Bir fotoğrafsever olarak bu tartışma pek önemli değil bence. Çünkü ortada korkunç ve kocaman bir resim varken bu tartışılan küçücük bir detay..

Neden mi gelişmiyor ya da gerideyiz. Geçim derdi denen şeyden var bizim ülkemizin 75'inde ve kibir.
Asgari ücret 850 Lira yetiyor mu? Aç bırakmıyor diyelim.
Öğrenci bursu zaten çıkmıyor kredi 300 lira. Mesela en ucuz yurt-ev 300 lira bunun masrafları var evden gelen tam yetiyor.

Bir şekilde Ekipmanını kurana da "artist" deniyordu yeni dönemde onun yerini, "Ne yani telefonda iyi çekiyor" ve "Photographyciler" aldı.
Türkiyenin çoğu için artık bi sanat dalı olmaktan çıktı fotoğraf. Bir gösteriş toplumda kendine yer kapma savaşı aldı Sosyal Medya yüzünden.

Benim görüşüme göre sanat, kafası rahat insanlar tarafından toplum baskısı olmadan, başka kaygı gütmeden yapılır-geliştirilir.

Peker N.Burak Nickli Üyeden Alıntı

Ben ayrıca hollanda vatandaşı da olarak, bu ülke de akıl almaz saçmalıkların olduğunu düşünüyorum. Bir kere bir çok kişi her olaya siyasi açıdan yaklaşıyor. Altı üstü fotoğraf bence siyasi bir bakış açısıyla bakılacak bir alan değil, bu büyük yanlış.
Onun dışında Türkiye'de müthiş bir kibir hakim.. Fotoğraf forumlarında dahil bu müthiş derecede hat safhada.. Adam 4.000 tl'ye lens alıyor, yahu bir hayırlı olsun deyin millet başlıyor.. Ya arkadaş bu adamlar bu makineleri nasıl alıyor, nereden kazanıyor vs..
Yapamayan, yapabilenin tekniğini gereksiz görüyor. Adamın flashları yok, yada kullanmayı kafası almıyor, strobist yapana ya dışar da da ışık mı kullanılırmış, gündüz flash mı kullanılır, artistlik vs diye sallıyor.

Photoshop konusuna karşıtlığa da şahsım adına katılmıyorum.. Bence alanına göre çok gerekli, adam 2,3,5 bin tl düğün için sana para vericek, sen onun kolundaki lekeleri, yüzündeki sivilceleri kaybetmeyeceksen olmaz.
Kararında ve bilinçli kullanılırsa photoshop kurumsal, profesyonel alanda olmazsa olmaz..

İşin özü Türkiye'deki insanlar oturup üretmeyş öğrenmeli... Kendi tekniğini olmasa bile kendi kurgusunu, projesini, promosyonunu veya stratejisini üretmeli.. Başarı böyle gelir bence.

Her cümlenin altına imzamı atarım.

Sene 1996'dan itibaren 3 yıl Avusturya'da kalmıştık. Birçok ülkeyide gezip görme şansım oldu ve adamlar taa o zaman bile, bizim ülke ve vatandaş olarak bulunduğumuz durumdan onlarca yıl ileridelerdi. Saygı, sevgi, anlayış, çalışkanlık vb her türlü olumlu özelliklerde bizden öndeler. İnsanıyla, kurumuyla, devletiyle... Evet millet olarak duygusal bir yapıya sahibiz, dünyanın belki en iyi, en yufka yürekli insanları ülkemizde bulunuyor olabilir ama en rezil, saygısız, çalan çırpan, yağmacı, kibirli vb özelliklere sahip insanlarda malesef bizde. Sayılarıda o kadar çok ki. Millet olarak utanılacak durumdayız ama haberimiz yok. Anca birbirimizi yiyip bitirmeyle uğraşıyoruz. Türkiyenin tüm bölgelerini görmüş bir memur çocuğunun izlenimleri bunlar.

Milli Piyango'dan para falan çıkarsa, ne yapıp edip bu ülkelerden birine göçeceğim. En azından çoluğumu çocuğumu kurtarayım


Birgün aramızdan birisi, bu yağmacı insanların arasından kendini kurtarıp, tabiri caizse "zombi"lerden kurtulup önüne bakabilir ve kendi tekniği üzerine kafa yormaya fırsat bulabilirse, işte o zaman fotoğraf adına "Ahmet tekniği" "Hüsamettin etkisi" "Burak bakışı" "Elif çizgisi" vb kavramlar girer fotoğraf sanatına ve adı bilinen uluslar arası fotoğraf sanatçıları ülkemize kazandırılmış olur diye düşünüyorum.

İnsan kalitesi paçalardan akıyor... O da her şeye yansıyor. Fotoğrafta bunlardan biri. Neysek onu gösteriyor.
" Bana fotoğrafını göster, sana kim olduğunu söyleyeyim " Ö.B.

Ps hakkında yazdıklarım yanlis anlaşılmış ben sanat kısmına karşıyım hocam. Yoksa gelinim damadın fotografında olmus olmamış dert degil. Adam kız kulesi çekiyor her yani efekt olmus. Sonra iyi fotograf iyi fotoğrafçı ödülünü almaya calisiyor benim tepkim buna yoksa profesyonel olarak tabi ki kullanılsın )


Okuyamadığınız yerlerin sorumlusu TAPATALK'tır... Ben masumum

Birazuye Nickli Üyeden Alıntı

Ps hakkında yazdıklarım yanlis anlaşılmış ben sanat kısmına karşıyım hocam. Yoksa gelinim damadın fotografında olmus olmamış dert degil. Adam kız kulesi çekiyor her yani efekt olmus. Sonra iyi fotograf iyi fotoğrafçı ödülünü almaya calisiyor benim tepkim buna yoksa profesyonel olarak tabi ki kullanılsın )


Okuyamadığınız yerlerin sorumlusu TAPATALK'tır... Ben masumum

size istinaden söylememiştim üzerinize alınmayın lütfen.. karşılaştığım genel mevzulardan bahsetmiştim ben.

bir de bilinmemezlik var. bazı alanlarda iyiyiz mesela ama kimse bilmiyor. Mesela bülent kılıç kaç kişi tanıyor desem şimdi cevap veremezsiniz. Şu anda ukrayna'da mesela afp muhabiri. Şu fotoğrafı ile bütün dünya basınında adı geçiyor. kıssadan hisse illla çok ünlü olmak gerekmiyor.

Photos: Deadly Clashes in Kiev, Ukraine, As Allies Abandon Yanukovych | TIME.com

Hemen tüm dostların düşüncelerine katılıyorum. Onur Bey çok güzel özetlemiş, ortada kocaman bir resim var, fotoğraf detay.
Biz matbaaya 270 yıl direnen bir neslin torunlarıyız. Bu çok uzun bir zaman ve bu zamanı kapatmak için de yeterli çabayı göstermiyoruz.
Yaşı 70 olup, son okuduğu kitabın ilk okul Hayat Bilgisi kitabı olduğunu bildiğim çok sayıda seçmenimiz var. 800 mm lensin açısıyla dünyaya bakan...
Kitap okumayı sevmiyoruz. 400 USD asgari ücretin olduğu ülkede, bizi yönetenler iki durak otobüse binmemiz için 1 USD istiyorlar.
Benim sevgili seçmenim akıl etmiyor sormayı: "Toplu taşıma kamu hizmetidir. Kar amacı güdülmez. Özel Halk Otobüsü işleticileri bu işi hayır olsun diye yapmadıklarına göre,
Belediyeler bizimle dalga mı geçiyor yoksa?" Kimse tepki vermiyor. Fotoğrafın bütününe bakınca, Fotoğraf Sanatı da diğer tüm sanatlar da detay, sevgili dostlar...

Rönesansa kadar dayanır.Barbarlıkla zorbayla dünyaya sahip olabilirsin ama adamın biri çıkar senin kılıçla yapamadığını sanatla yapar, sen de kalırsın olduğun yerde küçüle küçüle arka bahçedeki kedi gibi olursun!
Bu kafayla ne fotoğraf nede başka bir sanat dalına bir arpa boyu gidemeyiz.
Fatih Akın türk vatandaşı olacam dedi adama ne dediler: 'Askere Gideceksin'

parası olmayan sanatla ilgilenemez oldu bu ülkede. o yüzden insan, doğası gereği önce fiziksel ihtiyaçlarını (yiyecek, barınma, sağlık vb.) karşılamak için uğraşıyor. elindeki para anca bunlara yettiği için sanatla ilgilenmek ona lüks kaçıyor.

Oldukça genel kapsamlı bir soru olunca yazan arkadaşlarımın çoğu geneli anlatmış. Soru, bana çok doğru ya da fotoğraf diliyle, keskinlikle sorulmamış gibi geldi.
Fotoğrafta "geri kalmışlığımızın" parametreleri nelerdir? Çoğu arkadaşım aşağıdaki sorulara ayrı ayrı yanıtlar vererek yanıtlamış.
Gerekçe için çok gerilere gitmişiz ama Nikon'un ilk FF bodyi 2007 de ürettiğini unutmayalım! Şu anda 8 megapiksellik fotoğraf makinelerini milyonlarca insan ceplerinde taşıyorlar. İnstagrama düşen fotoğrafları hiç gördünüz mü?
Peki, objektif olarak neye göre gerideyiz?
Satılan fotoğraf makinesi sayısı?
Satılan lens, filtre, vs ekipman sayısı?
Satılan ürünleri temin etmekte zorluk?
Üretilen fotoğraf sayısı?
Üretilen fotoğraf kalitesi? Neye göre?
Üretilen fotoğrafların uluslar arası başarı sıralaması?
Üreten fotoğrafçıların ürettikleri ve uluslarası başarı sıralaması?
Fotoğraf üzerine konulu kuruluş, dernek, faaliyet sayısı?
Fotoğraf üzerine eğitim veren kuruluş sayısı?
Fotoğraf üzerine eğitim veren eğitim elemanı sayısı?
Sanatta genelde uluslararası yerimiz,
vs
Madem bir araya geldik, bir yerden başlayalım.
Bu soruların her birinin yanıtlarındaki olumsuzlukları gidermek için neler yapıyoruz?
Fotoğraf emekçisine yeterince destek oluyor muyuz?
Fotoğraf sanatçısına olması gereken ilgiyi gösteriyor muyuz?

Yüzlerce sebep sayılabilecek bir konu... Benim en büyük sıkıntısını çektiğim konu estetik eksikliği. Yaşamımızın her alanında... Özellikle şehirlerde... İstanbulu bir kenara bırakın, mesela ben manisada yaşıyorum ve sokağa çıktığım anda çirkin beton apartmanlardan başka hiç bir şey göremiyorum. Evlerimizin içi deseniz apayrı... Portre çekimleri için model sıkıntısı çekmeyenimiz yoktur herhalde(öğrenciler hariç). Uzayıp gider. Özetle sosyo kültürel yapımız sanatın diğer alanlarından nasibini alamadan oluştuğu için bu fotoğrafa da yansıyor.

Onur abi her zaman ki gibi çok güzel noktadan temas etmiş konuya işe daha da eski tarihlerden bakmaya gerek var mi bilmiyorum ama konu özlük meselemiz olunca gerekli, biz kavim olarak bir tuhafız bence kendi tarihimizi bile yazıya geç geçtiğimiz için düşman dediğimiz batılı insanlardan öğreniyoruz, son yirmi yildir türk insani kendinin arap soyundan olduğunu sanar oldu, pek çok genç Göktürkleri bilmiyor sanat anlayisini din anlayisini bilmiyor, ben bile çok geç ogendigim için utandim kendimden. bu isin tarih kismi ki olay burada basliyor bence okumuyor sorgulamiyor irdelemiyor merak etmiyoruz.

İkinci önemli nokta bakis acisi; olaya fotoğraf bakis acisi ile bakmayi kast etmiyorum, fotoğrafa ve fotografciya duyulan saygisizliga diyelim daha doğru; en basitinden ben sinobun Gerze ilçesinde yasamaktayim ve ilçemiz nispeten doğal güzellikleri olan bir yer idi karadeniz sahil yolu gelene kadar ( karsi değilim ) neyse bir gün sahilde fotoğraf çekmek için makinemi boynuma taktim geziyorum, fotoğraf cekecegim ve karsidan tanidigim iki genç arkadaş geliyor ve aralarında konuşuyorlar bu ne arkadaş herkeste DSLR makine var herkes özentilik peşinde ... İste ülkemizde olay bu bence, sanata ve sanatciya bakis acimiz bu, şimdiki gencler bana göre tam anlamıyla bir anlam kargasasi içerisinde.

Gelelim siyasi boyuta; yazacak birşey yok meclis TV yi açın ve 5 10 dk izleyin bizi yönetenler kimler görelim CHP li kadın vekil dun konusuyor konusmasi bittiğinde meclis baskani arkasından pis pis afedersiniz tecavüzcü gibi guluyor , ne kadar ayip ne kadar serefsizce ...

Yani demek gerekiyor ki olay komplike bir olay bu millet binlerce yıl önce kaybetti birseylerini ve bulamiyor bana kalirsa bulamayacakta, 2000 ki yillarin türkiyesi 2500 lu yillarin tarafsiz tarih kitaplarına çoktan yobaz özünden yoksun bilinçsiz kotu bir geçiş yapti coktan , olay fotoğraf veya fotografci değil olay zihniyet meselesi, ne diyelim allah tüm amatör veya prof fotografcilar olarak islerimizi rast getirsin herkese saygilarimla Eren Aydın.